AB Kurulu Sözcüsü Stefan de Keersmaecker, Brüksel’de düzenlenen basın toplantısında AB gaz depolarının doluluk durumuna ait açıklamalarda bulundu.
Üye ülkelerin 1 Kasım’a kadar doğal gaz depolarını en az yüzde 90 oranında doldurma maksadı belirlediklerini anımsatan Keersmaecker, “Bugün prestijiyle doğal gaz depolama oranı 89,89 düzeyine ulaştı” dedi.
Keersmaecker, AB ülkelerinin gaz depolama tesislerini doldurma yükümlülüğünün kıymetinin farkında olduklarına dikkati çekerek, depoları doldurma sürecinin devam ettiğini ve hakikat yolda ilerlediklerini söz etti.
Normal periyotlarda yılda yaklaşık 400 milyar metreküp doğal gaz tüketen AB ülkelerinin 110 milyar metreküp kadar doğal gaz depolama kapasitesi bulunuyor.
AB ülkeleri, Rusya- Ukrayna Savaşı öncesinde doğal gazının yüzde 40’ını Rusya’dan ithal ediyordu. Savaşla birlikte Rusya’da AB’ye doğal gaz sevkiyatı büyük ölçüde azaldı.
Birlik ülkeleri savaşın başlamasıyla yer altı doğal gaz depolarının kış aylarına kadar doldurmayı mecburî kılacak yasal düzenlemeler hazırlamıştı.
Bu kapsamda, gaz depolarında bu yıl 1 Kasım’a kadar yüzde 90 doluluğa ulaşılması planlanmıştı. Ulaşılan son düzey ile AB maksadını yaklaşık 2,5 ay evvel yakalamış oldu.
AB’nin gaz depolarındaki yüksek doluluk oranlarına karşın, kıtada gaz fiyatları son günlerdeki dalgalı seyrini sürdürüyor.
Fiyatlardaki oynaklıkta, Avustralya’da sıvılaştırılmış doğal gaz (LNG) tesislerindeki çalışanların planladığı grevin global LNG arzının yüzde 10’unu aksatabileceğine yönelik kaygılar tesirli oluyor.
Avrupa’da derinliği en fazla olan Hollanda merkezli sanal doğal gaz ticaret noktası TTF’de, eylül vadeli kontratlarda megavatsaat başına gaz fiyatı bugün 36,8 avro düzeyinden süreç görüyor.
Gaz fiyatları, geçen hafta çıkan grev haberlerinin çabucak akabinde yüzde 30 artış göstermişti.
Avustralya’nın Avrupa’ya direkt LNG tedariki kısıtlı olmasına karşın, Rusya-Ukrayna Savaşı’nın akabinde kıtaya Rus gazı arzının büyük ölçüde azalmış olması Avrupa’nın LNG ithalat bağımlılığını artırdı. Bu nedenle, global LNG piyasalarında oluşan arz telaşları, Avrupa’daki gaz fiyatlarını direkt etkiliyor ve mevcut riskler, fiyatlarda dalgalanmaya yol açıyor.
